İş Kanunu'nda yapılan son değişiklikler kontrolü güçlendirecek mi?
İş Kanunu'nda yapılan son değişiklikler kontrolü güçlendirecek mi?
İş Kanunu'ndaki son değişikliklerin temel hedefi olarak elektronik kontrol kabiliyetlerinin oluşturulmasından bahsedilebilir. Dolayısıyla değişikliklerden önce iş sözleşmesi bildirimi kavramı kullanıldığından, çalışanın elektronik iş sözleşmesindeki notlarının hukuki bir dayanağı yoktu. Son değişiklikten sonra, Devlet İş Teftiş Kurumu'nun, işveren ile işçi arasında akdedilen iş sözleşmesinin tüm koşullarını elektronik belge şeklinde görüntüleme olanağı yaratması, kontrol mekanizmasına bir destek olarak görülebilir. Ayrıca işveren ile çalışan arasındaki elektronik yazışmaların yanı sıra, işten çıkış ve izinlerin de elektronik hale getirilmesi, devlet kurumunun kontrol araçlarının kullanımını destekleyecektir. Aynı zamanda işverenin, çalışanın maaş bilgilerini kendisine göndermesi, bireysel iş uyuşmazlıklarında referans belge olarak anılacağı gibi, çalışanın hakkını da güvence altına alacaktır.
Örnek 1. İşveren, elektronik iş sözleşmesinde uzman çalışanının temel izin günlerini 30 gün yerine 21 gün olarak belirlemiştir. Değişiklikten önce EMAS alt sisteminde kayıtlı gün sayısının hukuki bir etkisi yoktu çünkü işveren, devlet kurumunun denetimleri sırasında kağıt üzerinde akdedilen iş sözleşmesinde 21 gün yerine 30 gün belirtmişti. Yeni değişiklik sonrasında elektronik belge şeklinde akdedilen iş sözleşmesi hem işveren hem de çalışan tarafından imzalandığı için kağıt üzerinde iş sözleşmesi yapılmasına gerek kalmayacaktır. Bu nedenle devlet kurumu açısından hukuki geçerliliği olan belge, elektronik belge şeklinde akdedilen iş sözleşmesi olacaktır.
Bireysel iş uyuşmazlıkları sırasında karşılaşılan başka bir duruma bakalım.
Örnek 2. Değişiklikten önce şu durum mümkündü: Çalışan, 1 ay önceden iş sözleşmesinin feshi için başvuruda bulunmasına rağmen işverenin iş sözleşmesini feshetmediğini iddia ediyor ve işveren başvuru formunun departmana ibraz edilmemesinin uygun olduğunu belirtmektedir. İşverenin, çalışanın başvurusunu kayıt altına almadan iptal etmesi mümkündü. Ancak yeni değişiklik sonrasında çalışanın İş Kanunu'nun 69'uncu maddesi uyarınca başvuruyu bir ay önceden elektronik ortamda yapması halinde işveren başvurunun yapılmadığını iddia edemeyecek.
İş Kanunu'ndaki son değişikliklerin temel hedefi olarak elektronik kontrol kabiliyetlerinin oluşturulmasından bahsedilebilir. Dolayısıyla değişikliklerden önce iş sözleşmesi bildirimi kavramı kullanıldığından, çalışanın elektronik iş sözleşmesindeki notlarının hukuki bir dayanağı yoktu. Son değişiklikten sonra, Devlet İş Teftiş Kurumu'nun, işveren ile işçi arasında akdedilen iş sözleşmesinin tüm koşullarını elektronik belge şeklinde görüntüleme olanağı yaratması, kontrol mekanizmasına bir destek olarak görülebilir. Ayrıca işveren ile çalışan arasındaki elektronik yazışmaların yanı sıra, işten çıkış ve izinlerin de elektronik hale getirilmesi, devlet kurumunun kontrol araçlarının kullanımını destekleyecektir. Aynı zamanda işverenin, çalışanın maaş bilgilerini kendisine göndermesi, bireysel iş uyuşmazlıklarında referans belge olarak anılacağı gibi, çalışanın hakkını da güvence altına alacaktır.
Örnek 1. İşveren, elektronik iş sözleşmesinde uzman çalışanının temel izin günlerini 30 gün yerine 21 gün olarak belirlemiştir. Değişiklikten önce EMAS alt sisteminde kayıtlı gün sayısının hukuki bir etkisi yoktu çünkü işveren, devlet kurumunun denetimleri sırasında kağıt üzerinde akdedilen iş sözleşmesinde 21 gün yerine 30 gün belirtmişti. Yeni değişiklik sonrasında elektronik belge şeklinde akdedilen iş sözleşmesi hem işveren hem de çalışan tarafından imzalandığı için kağıt üzerinde iş sözleşmesi yapılmasına gerek kalmayacaktır. Bu nedenle devlet kurumu açısından hukuki geçerliliği olan belge, elektronik belge şeklinde akdedilen iş sözleşmesi olacaktır.
Bireysel iş uyuşmazlıkları sırasında karşılaşılan başka bir duruma bakalım.
Örnek 2. Değişiklikten önce şu durum mümkündü: Çalışan, 1 ay önceden iş sözleşmesinin feshi için başvuruda bulunmasına rağmen işverenin iş sözleşmesini feshetmediğini iddia ediyor ve işveren başvuru formunun departmana ibraz edilmemesinin uygun olduğunu belirtmektedir. İşverenin, çalışanın başvurusunu kayıt altına almadan iptal etmesi mümkündü. Ancak yeni değişiklik sonrasında çalışanın İş Kanunu'nun 69'uncu maddesi uyarınca başvuruyu bir ay önceden elektronik ortamda yapması halinde işveren başvurunun yapılmadığını iddia edemeyecek.