Halkın ortalama yaşam süresi artıyor, emeklilik sisteminde reformlar bekleniyor
Halkın ortalama yaşam süresi artıyor, emeklilik sisteminde reformlar bekleniyor

Sigorta-emeklilik sisteminde mali istikrarın artırılması ve sigorta ilkelerinin güçlendirilmesi yönündeki reformlar sürdürülecektir.
Bu durum, Maliye Bakanlığı tarafından hazırlanan “2026–2029 Orta Vadeli Harcama Çerçevesi” belgesinde yer almıştır.
Belirtilmiştir ki, şu anda ülke nüfusunun %69,7’si çalışma çağında (15–65 yaş), %9,1’i ise 65 yaş ve üzerindedir. Dünya göstergeleriyle karşılaştırıldığında mevcut durum, devlet emeklilik sisteminin mali sürdürülebilirliği açısından tatmin edicidir. Ancak önümüzdeki birkaç on yılda yaşlı nüfusun sayısının ve oranının artması, devlet emeklilik sisteminin temel finansman kaynağı olan zorunlu devlet sosyal sigorta primi ödeyenlerin sayısında azalmaya ve dolayısıyla mali yükümlülüklerin artmasına yol açabilir.
Mevcut demografik eğilimlere göre, BM’nin “Dünya Nüfusunun Görünümü” raporuna dayanarak 2024’te %0,6 olan yıllık nüfus artış hızının 2050 yılına kadar önemli ölçüde düşmesi beklenmektedir.
Aynı zamanda, 15–64 yaş aralığındaki çalışma çağındaki nüfusun 2030’lu yılların ikinci yarısında en yüksek seviyeye ulaşacağı, ardından azalmaya başlayarak 2050 yılında toplam nüfus içindeki payının %65,4’e düşeceği öngörülmektedir.
Diğer yandan, en hızlı artış 65 yaş ve üzeri nüfus grubunda gözlenecektir. 2024 yılında 65 yaş üzerindekilerin nüfus içindeki oranı %9,1 iken, bu oranın 2050 yılı sonuna kadar %18,1’e yükselmesi beklenmektedir.
Ayrıca, ekonomik refah, sağlık hizmetleri ve sosyal güvenlik düzeyinin artmasıyla birlikte ortalama yaşam süresinin uzaması öngörülmektedir. Bu durum, emeklilerin ortalama maaş ödeme süresinin uzamasına ve Fona olan mali yükün artmasına neden olacaktır.
2024 yılında Azerbaycan’da ortalama yaşam süresi 74,6 yıl olmuştur ve mevcut artış eğiliminin sürmesi halinde BM tahminlerine göre 2050 yılında 78,6 yıla ulaşması beklenmektedir. Bu demografik yaşlanma, kayıt dışı istihdam, işgücü piyasasındaki yapısal değişiklikler ve küresel zorluklar karşısında, nüfusun emeklilik güvencesinin niceliksel ve niteliksel olarak modern gereksinimlere uyarlanması başlıca önceliklerdendir.
Emeklilerin sürdürülebilir, adil ve güvenilir sosyal korunmasının sağlanması amacıyla, sigorta-emeklilik sisteminde mali istikrarın artırılması ve sigorta ilkelerinin güçlendirilmesine yönelik reformların devam ettirilmesi büyük önem taşımaktadır.
Bu bağlamda, Çalışma ve Nüfusun Sosyal Koruma Bakanlığı’na bağlı Devlet Sosyal Koruma Fonu’nun (DSMF) serbest kaynaklarının yatırım faaliyetlerine yönlendirilmesi, emeklilik sisteminin uzun vadeli istikrarı ve gelecekteki mali sürdürülebilirliğinin sağlanmasında önemli bir araçtır.

Sigorta-emeklilik sisteminde mali istikrarın artırılması ve sigorta ilkelerinin güçlendirilmesi yönündeki reformlar sürdürülecektir.
Bu durum, Maliye Bakanlığı tarafından hazırlanan “2026–2029 Orta Vadeli Harcama Çerçevesi” belgesinde yer almıştır.
Belirtilmiştir ki, şu anda ülke nüfusunun %69,7’si çalışma çağında (15–65 yaş), %9,1’i ise 65 yaş ve üzerindedir. Dünya göstergeleriyle karşılaştırıldığında mevcut durum, devlet emeklilik sisteminin mali sürdürülebilirliği açısından tatmin edicidir. Ancak önümüzdeki birkaç on yılda yaşlı nüfusun sayısının ve oranının artması, devlet emeklilik sisteminin temel finansman kaynağı olan zorunlu devlet sosyal sigorta primi ödeyenlerin sayısında azalmaya ve dolayısıyla mali yükümlülüklerin artmasına yol açabilir.
Mevcut demografik eğilimlere göre, BM’nin “Dünya Nüfusunun Görünümü” raporuna dayanarak 2024’te %0,6 olan yıllık nüfus artış hızının 2050 yılına kadar önemli ölçüde düşmesi beklenmektedir.
Aynı zamanda, 15–64 yaş aralığındaki çalışma çağındaki nüfusun 2030’lu yılların ikinci yarısında en yüksek seviyeye ulaşacağı, ardından azalmaya başlayarak 2050 yılında toplam nüfus içindeki payının %65,4’e düşeceği öngörülmektedir.
Diğer yandan, en hızlı artış 65 yaş ve üzeri nüfus grubunda gözlenecektir. 2024 yılında 65 yaş üzerindekilerin nüfus içindeki oranı %9,1 iken, bu oranın 2050 yılı sonuna kadar %18,1’e yükselmesi beklenmektedir.
Ayrıca, ekonomik refah, sağlık hizmetleri ve sosyal güvenlik düzeyinin artmasıyla birlikte ortalama yaşam süresinin uzaması öngörülmektedir. Bu durum, emeklilerin ortalama maaş ödeme süresinin uzamasına ve Fona olan mali yükün artmasına neden olacaktır.
2024 yılında Azerbaycan’da ortalama yaşam süresi 74,6 yıl olmuştur ve mevcut artış eğiliminin sürmesi halinde BM tahminlerine göre 2050 yılında 78,6 yıla ulaşması beklenmektedir. Bu demografik yaşlanma, kayıt dışı istihdam, işgücü piyasasındaki yapısal değişiklikler ve küresel zorluklar karşısında, nüfusun emeklilik güvencesinin niceliksel ve niteliksel olarak modern gereksinimlere uyarlanması başlıca önceliklerdendir.
Emeklilerin sürdürülebilir, adil ve güvenilir sosyal korunmasının sağlanması amacıyla, sigorta-emeklilik sisteminde mali istikrarın artırılması ve sigorta ilkelerinin güçlendirilmesine yönelik reformların devam ettirilmesi büyük önem taşımaktadır.
Bu bağlamda, Çalışma ve Nüfusun Sosyal Koruma Bakanlığı’na bağlı Devlet Sosyal Koruma Fonu’nun (DSMF) serbest kaynaklarının yatırım faaliyetlerine yönlendirilmesi, emeklilik sisteminin uzun vadeli istikrarı ve gelecekteki mali sürdürülebilirliğinin sağlanmasında önemli bir araçtır.