Vergi Kanununda yenilik: KDV kaydının iptali için limitler artırılıyor
Vergi Kanununda yenilik: KDV kaydının iptali için limitler artırılıyor

Vergi Kanununa önerilen değişiklikler, perakende ticaret ve halk hizmetleri alanlarında KDV kaydıyla ilgili kuralları önemli ölçüde güncelliyor. Mevcut mevzuata göre, ardışık 12 aylık dönemde vergilendirilen işlemlerin toplamı 200.000 manatı geçtiğinde, vergi mükellefi zorunlu olarak KDV kaydına alınmalıdır.
2026 yılından itibaren ise KDV kayıt limiti, POS terminal üzerinden yapılan nakitsiz işlemlere 0,5 katsayısı uygulanarak iki kat artırılmış ve 400.000 manata çıkarılmıştır.
Aynı yaklaşım, vergi mükellefinin KDV kaydının iptali sırasında da uygulanacaktır. Vergi Kanunu’nun mevcut hükümlerine göre, önceki 12 aylık dönemde vergilendirilen işlemler 100.000 manatı geçmediğinde, vergi mükellefi KDV kaydının iptali için başvuru yapabiliyordu. 1 Ocak 2026’dan itibaren ise KDV kaydının iptali sırasında, vergilendirilen işlemlerin toplamı hesaplanırken, perakende ticaret ve vergi dairesinde kayıtlı olmayan kişilere verilen hizmetler için POS terminal üzerinden yapılan nakitsiz ödemeler 0,5 katsayısı uygulanarak dikkate alınacaktır.
Nakitsiz işlemlere uygulanan 0,5 katsayı ne anlama geliyor?
Mehdi Babayev açıklamasında, değişikliğin nakitsiz ödemeleri teşvik etmeyi amaçladığını belirtti:
“Perakende ticaret ve vergi dairesinde kayıtlı olmayan kişilere verilen hizmetler için POS terminal üzerinden yapılan nakitsiz ödemelere 0,5 katsayısı uygulanır. Bu, söz konusu cironun KDV kaydı için yarı değer olarak kabul edilmesi anlamına gelir.”
“Bu yaklaşım, girişimcilerin nakitsiz işlemlerini gerçek cironun daha düşük bir göstergesiyle KDV hesaplamalarına dahil etmelerini sağlar.”
Yeni kurallar, pratikte girişimciler için gerçek vergi avantajları yaratmaktadır. Örneğin, bir bireysel girişimcinin bir yıl içinde POS terminal aracılığıyla 300.000 manat nakitsiz ve ayrıca 40.000 manat nakit ciro oluşturduğunu varsayalım. Bu durumda toplam ciro 340.000 manat olur ve mevcut yaklaşım KDV kaydı yükümlülüğü doğurur. Ancak yeni mekanizma kapsamında nakitsiz ciroya 0,5 katsayısı uygulandığında, 300.000 manatlık nakitsiz ciro KDV için 150.000 manat olarak kabul edilir. Nakitle birlikte hesaplandığında, girişimcinin KDV için cirosu 190.000 manat olur. Bu miktar, 200.000 manatlık zorunlu KDV kayıt sınırının altında olduğundan, girişimcinin KDV mükellefi olarak kaydedilmesi gerekmemektedir.
“Değişiklikler sonucunda girişimcilere neredeyse şöyle bir imkan sağlanıyor: Nakitsiz olarak 400.000 manat ciro yap, ama yine de KDV mükellefi olma. Bu mekanizma, basitleştirilmiş vergi sisteminde faaliyet gösteren girişimciler için önemli bir destek olacaktır.”
KDV kaydından çıkma sürecinde de değişiklik uygulanıyor
Mevcut mevzuata göre, vergi mükellefi ardışık 12 aylık dönemde cirosu 100.000 manatı geçmiyorsa KDV kaydının iptali için başvuruda bulunabilir.
“Yeni yaklaşım, KDV kaydından çıkma sürecinde de girişimciler için daha elverişli bir ortam yaratıyor. Örneğin, bir girişimcinin bir yıl içinde 50.000 manat nakit ve 90.000 manat POS terminal üzerinden nakitsiz ciro oluşmuş olsun. Toplam ciro 140.000 manat olduğundan mevcut kurallara göre girişimci KDV kaydının iptali için başvuruda bulunamaz. Ancak yeni mekanizma uygulandığında nakitsiz ciro 0,5 katsayısı ile hesaplanır ve 90.000 manat KDV için 45.000 manat olarak kabul edilir. Nakitle birlikte hesaplandığında ise girişimcinin KDV cirosu 95.000 manat olur. Bu da KDV kaydının iptali için başvuru hakkı verir.”
Sonuç olarak, nakitsiz ödemelere uygulanan 0,5 katsayı mekanizması girişimcilerin vergi yükünü azaltmakla kalmaz, aynı zamanda finansal işlemlerini daha şeffaf ve sistemli bir şekilde yürütmelerine imkan tanır. Bu reform, nakitsiz ciroyu teşvik eder, girişimcilerin faaliyetlerini kolaylaştırır ve devletin nakitsiz ekonomiyi genişletme stratejik hedefleriyle uyumludur.

Vergi Kanununa önerilen değişiklikler, perakende ticaret ve halk hizmetleri alanlarında KDV kaydıyla ilgili kuralları önemli ölçüde güncelliyor. Mevcut mevzuata göre, ardışık 12 aylık dönemde vergilendirilen işlemlerin toplamı 200.000 manatı geçtiğinde, vergi mükellefi zorunlu olarak KDV kaydına alınmalıdır.
2026 yılından itibaren ise KDV kayıt limiti, POS terminal üzerinden yapılan nakitsiz işlemlere 0,5 katsayısı uygulanarak iki kat artırılmış ve 400.000 manata çıkarılmıştır.
Aynı yaklaşım, vergi mükellefinin KDV kaydının iptali sırasında da uygulanacaktır. Vergi Kanunu’nun mevcut hükümlerine göre, önceki 12 aylık dönemde vergilendirilen işlemler 100.000 manatı geçmediğinde, vergi mükellefi KDV kaydının iptali için başvuru yapabiliyordu. 1 Ocak 2026’dan itibaren ise KDV kaydının iptali sırasında, vergilendirilen işlemlerin toplamı hesaplanırken, perakende ticaret ve vergi dairesinde kayıtlı olmayan kişilere verilen hizmetler için POS terminal üzerinden yapılan nakitsiz ödemeler 0,5 katsayısı uygulanarak dikkate alınacaktır.
Nakitsiz işlemlere uygulanan 0,5 katsayı ne anlama geliyor?
Mehdi Babayev açıklamasında, değişikliğin nakitsiz ödemeleri teşvik etmeyi amaçladığını belirtti:
“Perakende ticaret ve vergi dairesinde kayıtlı olmayan kişilere verilen hizmetler için POS terminal üzerinden yapılan nakitsiz ödemelere 0,5 katsayısı uygulanır. Bu, söz konusu cironun KDV kaydı için yarı değer olarak kabul edilmesi anlamına gelir.”
“Bu yaklaşım, girişimcilerin nakitsiz işlemlerini gerçek cironun daha düşük bir göstergesiyle KDV hesaplamalarına dahil etmelerini sağlar.”
Yeni kurallar, pratikte girişimciler için gerçek vergi avantajları yaratmaktadır. Örneğin, bir bireysel girişimcinin bir yıl içinde POS terminal aracılığıyla 300.000 manat nakitsiz ve ayrıca 40.000 manat nakit ciro oluşturduğunu varsayalım. Bu durumda toplam ciro 340.000 manat olur ve mevcut yaklaşım KDV kaydı yükümlülüğü doğurur. Ancak yeni mekanizma kapsamında nakitsiz ciroya 0,5 katsayısı uygulandığında, 300.000 manatlık nakitsiz ciro KDV için 150.000 manat olarak kabul edilir. Nakitle birlikte hesaplandığında, girişimcinin KDV için cirosu 190.000 manat olur. Bu miktar, 200.000 manatlık zorunlu KDV kayıt sınırının altında olduğundan, girişimcinin KDV mükellefi olarak kaydedilmesi gerekmemektedir.
“Değişiklikler sonucunda girişimcilere neredeyse şöyle bir imkan sağlanıyor: Nakitsiz olarak 400.000 manat ciro yap, ama yine de KDV mükellefi olma. Bu mekanizma, basitleştirilmiş vergi sisteminde faaliyet gösteren girişimciler için önemli bir destek olacaktır.”
KDV kaydından çıkma sürecinde de değişiklik uygulanıyor
Mevcut mevzuata göre, vergi mükellefi ardışık 12 aylık dönemde cirosu 100.000 manatı geçmiyorsa KDV kaydının iptali için başvuruda bulunabilir.
“Yeni yaklaşım, KDV kaydından çıkma sürecinde de girişimciler için daha elverişli bir ortam yaratıyor. Örneğin, bir girişimcinin bir yıl içinde 50.000 manat nakit ve 90.000 manat POS terminal üzerinden nakitsiz ciro oluşmuş olsun. Toplam ciro 140.000 manat olduğundan mevcut kurallara göre girişimci KDV kaydının iptali için başvuruda bulunamaz. Ancak yeni mekanizma uygulandığında nakitsiz ciro 0,5 katsayısı ile hesaplanır ve 90.000 manat KDV için 45.000 manat olarak kabul edilir. Nakitle birlikte hesaplandığında ise girişimcinin KDV cirosu 95.000 manat olur. Bu da KDV kaydının iptali için başvuru hakkı verir.”
Sonuç olarak, nakitsiz ödemelere uygulanan 0,5 katsayı mekanizması girişimcilerin vergi yükünü azaltmakla kalmaz, aynı zamanda finansal işlemlerini daha şeffaf ve sistemli bir şekilde yürütmelerine imkan tanır. Bu reform, nakitsiz ciroyu teşvik eder, girişimcilerin faaliyetlerini kolaylaştırır ve devletin nakitsiz ekonomiyi genişletme stratejik hedefleriyle uyumludur.


