Bir çalışan ilk iş yılında 6 aydan az çalışırsa, ona yıllık izin verilebilir mi?
Bir çalışan ilk iş yılında 6 aydan az çalışırsa, ona yıllık izin verilebilir mi?
Pratikte karşılaşılan durumlardan biri de, 6 aydan az çalışan bir çalışana işveren tarafından izin hakkının kullanma imkanının tanınmasıdır. İşverenin bu adımı, iş kanunu hükümlerinin ihlali olarak değerlendirilir mi?
İş Kanunu'nun 131. maddesinin birinci fıkrasına göre, çalışanın ilk iş yılı için yıllık ücretli izin hakkını kullanma hakkı, iş sözleşmesinin imzalandığı andan itibaren altı ay çalıştıktan sonra oluşur. İş Kanunu'nda yıllık ücretli izin ile ilgili 6 aylık sürenin belirlenmesindeki amaç, işvereni gelecekte ortaya çıkabilecek ödeme risklerinden korumaktır. Kanun, işverene en az 6 aylık bir süre tanır ki, bu sürenin bitiminden sonra çalışanın iş yılının sonuna kadar çalışmasını belirleyebilsin. Örneğin, işveren çalışana ilk iki aydan sonra 30 günlük yıllık ücretli izin verir ve çalışan dördüncü ayda işten ayrılma kararı alırsa, ödenen izin ücretinin bir kısmının geri alınmasında sorunlar ortaya çıkabilir.
İşveren, finansal riski üstlenerek çalışana 2 aydan sonra uzun vadeli yıllık ücretli izin verirse, bu durum artık işveren tarafından çalışanların çalışma koşullarının iyileştirilmesi olarak kabul edilmelidir. Ayrıca, İş Kanunu'nun 7. maddesinin üçüncü fıkrasına göre, toplu iş sözleşmelerinde, anlaşmalarda ve iş sözleşmelerinde iş kanununa kıyasla daha geniş ek çalışma, sosyal, ekonomik, maddi yaşam ve diğer ilişkileri kapsayan çalışma koşulları öngörülebilir.
Çalışma koşullarının iyileştirilmesi sırasında özellikle dikkat edilmesi gereken bir husus, çalışanlar arasında ayrımcılığa yol açılmamasıdır. Eğer işveren, bir çalışana ilk iş yılında 6 aydan önce izin kullanma imkanı tanıyorsa, diğer çalışanlara da aynı yaklaşım uygulanmalıdır. Meslektaşlarımıza tavsiyemiz, bir işyerinde herhangi bir çalışanın ilk iş yılında 6 aydan önce izin kullanma durumu varsa, işverenin bu erişilebilirliği tüm veya belirli kategorilerdeki çalışanlar için mutlaka sağlaması gerektiğidir.
Tabii ki, İş Kanunu'nun 131. maddesinin dördüncü fıkrasında belirtilen çalışanlar ve durumlar (on sekiz yaşından küçük çalışanlar, kadınların hamilelik ve doğum izni — sosyal izinden hemen önce veya sonra vb.) için kanun, bu tür çalışma koşullarının iyileştirilmesine izin verir. Bu nedenle, toplu iş sözleşmelerinde, anlaşmalarda ve iş sözleşmelerinde bu tür çalışanlar ve durumlar için çalışma koşullarının iyileştirilmesiyle ilgili düzenlemelere gerek yoktur.
Pratikte karşılaşılan durumlardan biri de, 6 aydan az çalışan bir çalışana işveren tarafından izin hakkının kullanma imkanının tanınmasıdır. İşverenin bu adımı, iş kanunu hükümlerinin ihlali olarak değerlendirilir mi?
İş Kanunu'nun 131. maddesinin birinci fıkrasına göre, çalışanın ilk iş yılı için yıllık ücretli izin hakkını kullanma hakkı, iş sözleşmesinin imzalandığı andan itibaren altı ay çalıştıktan sonra oluşur. İş Kanunu'nda yıllık ücretli izin ile ilgili 6 aylık sürenin belirlenmesindeki amaç, işvereni gelecekte ortaya çıkabilecek ödeme risklerinden korumaktır. Kanun, işverene en az 6 aylık bir süre tanır ki, bu sürenin bitiminden sonra çalışanın iş yılının sonuna kadar çalışmasını belirleyebilsin. Örneğin, işveren çalışana ilk iki aydan sonra 30 günlük yıllık ücretli izin verir ve çalışan dördüncü ayda işten ayrılma kararı alırsa, ödenen izin ücretinin bir kısmının geri alınmasında sorunlar ortaya çıkabilir.
İşveren, finansal riski üstlenerek çalışana 2 aydan sonra uzun vadeli yıllık ücretli izin verirse, bu durum artık işveren tarafından çalışanların çalışma koşullarının iyileştirilmesi olarak kabul edilmelidir. Ayrıca, İş Kanunu'nun 7. maddesinin üçüncü fıkrasına göre, toplu iş sözleşmelerinde, anlaşmalarda ve iş sözleşmelerinde iş kanununa kıyasla daha geniş ek çalışma, sosyal, ekonomik, maddi yaşam ve diğer ilişkileri kapsayan çalışma koşulları öngörülebilir.
Çalışma koşullarının iyileştirilmesi sırasında özellikle dikkat edilmesi gereken bir husus, çalışanlar arasında ayrımcılığa yol açılmamasıdır. Eğer işveren, bir çalışana ilk iş yılında 6 aydan önce izin kullanma imkanı tanıyorsa, diğer çalışanlara da aynı yaklaşım uygulanmalıdır. Meslektaşlarımıza tavsiyemiz, bir işyerinde herhangi bir çalışanın ilk iş yılında 6 aydan önce izin kullanma durumu varsa, işverenin bu erişilebilirliği tüm veya belirli kategorilerdeki çalışanlar için mutlaka sağlaması gerektiğidir.
Tabii ki, İş Kanunu'nun 131. maddesinin dördüncü fıkrasında belirtilen çalışanlar ve durumlar (on sekiz yaşından küçük çalışanlar, kadınların hamilelik ve doğum izni — sosyal izinden hemen önce veya sonra vb.) için kanun, bu tür çalışma koşullarının iyileştirilmesine izin verir. Bu nedenle, toplu iş sözleşmelerinde, anlaşmalarda ve iş sözleşmelerinde bu tür çalışanlar ve durumlar için çalışma koşullarının iyileştirilmesiyle ilgili düzenlemelere gerek yoktur.