Kredi çeken kişilerin sigorta teminatında neler değişti?
Kredi çeken kişilerin sigorta teminatında neler değişti?

"Kredi sözleşmeleri kapsamında borçlunun hayatının ölüm hali ve çalışma yeteneğinin kaybedilmesi durumlarına karşı sigorta yapılmasına dair Yönetmelik" uyarınca, vatandaşlar kredi almak istediklerinde, bu kredi sözleşmesinin borçlanma süresi boyunca sağlıklarında meydana gelebilecek olumsuz durumlar nedeniyle sakatlık veya ölüm halinde kredi borcunun, sağlığı kaybolduğunda kendisine, vefat ettiğinde ise mirasçılarına ek yük oluşturmasını engellemek için hayat sigortası yaparak bu risklere karşı güvence altına alma imkanına sahiplerdir. Ancak, kredi alan kişinin sigortaya ilgisinin olmaması, acil kredi gerektiğinde bu ürünün akla gelmemesi ve diğer sebepler nedeniyle bu sigorta türü hakkında farkındalık seviyesi düşük kalmaktadır. Konuyu Şəhriyar Həbilov yorumluyor.
Bununla birlikte, kredi alan kişiler, ülkede faaliyet gösteren ve hayat sigortası alanında lisansa sahip herhangi bir sigorta şirketinden bu ürünü alabilirler. Seçim tamamen serbesttir ve kimse bir sigorta şirketini seçmeye zorlanamaz. Bankacılık ve sigorta mevzuatı çerçevesinde yapılan reformlar, bu sigorta türüyle ilgili teminat kapsamı, şartlar ve sözleşme ilişkilerinin başarılı uluslararası deneyime göre uyarlanmasına yönelik değişiklikler getirmiştir. Ayrıca, bu reformların, finansal hizmet tüketicilerinin kredi yükümlülükleriyle ilgili ek zorluklarla karşılaşmalarının önüne geçmede etkili olduğunu vurgulamak gerekmektedir.
Kredi alan kişilerin hayat sigortasıyla ilgili teminatlarında ne gibi değişiklikler yapılmıştır?
Öncelikle belirtmek gerekir ki, bir fiziksel kişi kredi sözleşmesi yapmadan önce banka ona sigorta başvuru formunu sunar. Formda, kişi krediyi alırsa, hangi sigorta şirketinde sigortalayacağı, sigorta sözleşmesi yapıldığında ve sözleşme yapılmadan kredi sözleşmesi onaylandığında ödeyeceği kredi faizi ile sigorta sözleşmesine göre ödeyeceği sigorta priminin tutarı açıkça belirtilmelidir.
- Kredi sözleşmesi 10 yıl olsa da, sigorta sözleşmesi daha kısa süreli yapılabiliyordu. Bu da kişinin kredi sözleşmesinin süresi bitmeden karşılaşacağı riskleri güvence altına alamıyordu. Yapılan değişikliklere göre, her durumda sigorta sözleşmesi, kredi sözleşmesinin borçlunun yükümlülük süresine eşit olacaktır.
- Daha önce bir kişi 10.000 manatlık kredi aldığında 1.000 manatlık sigorta teminatı teklif edilebiliyordu. Değişikliklere göre, kişinin kredi sözleşmesi kapsamındaki yükümlülüğü kadar, yani 10.000 manat değerinde sigorta teminatı teklif edilmelidir.
- Reformlar, kişinin önceden mirasçıları için ek masrafları tazmin etmesine olanak sağlayacak yenilikler getirdi. Yani kişi kredi alırken, kredi sözleşmesi kapsamında borçlanma miktarından fazla sigorta teminatı alarak, olay durumunda ek masrafları tazmin edebilecektir.
- Sigorta sözleşmesi yapılırken, sigorta şirketi, sözleşmenin şartları, olay durumunda ne yapılması gerektiği ve diğer ilişkileri düzenleyen daha ayrıntılı bir hatırlatma kağıdı alabilecektir.
- Önceki ilişkilerde, olay durumunda birçok belgenin sunulması mağdurun veya mirasçılarının sorumluluğunda kalıyordu ki bu da ek zaman kaybı ve dolaşıma neden olabiliyordu. Bu tür durumların ortaya çıkmaması için sigorta şirketi tarafından soruşturma yapılarak devlet dairelerinden belgelerin toplanmasıyla ilgili düzenlemeler getirilmiştir.
- Borçlunun vefatı durumunda mirasçıların belirlenmesi, bankaya bilgi verilmesi, bankanın sigorta şirketini bilgilendirmesi gibi durumlar, sonunda mirasçıların kredi ve özellikle ek faiz yükümlülükleriyle karşı karşıya kalmalarına yol açıyordu. Yapılan değişikliklerle, artık olay hakkında banka, sigorta şirketi ve hatta sigorta sözleşmesini düzenleyen kişi bile erken bilgilendirilecektir.
Sigorta sözleşmesi yapmadan kredi almak mümkün mü?
Sigorta sözleşmesinin yapılması, banka kredi koşullarında (politikasında) açıkça belirtilmediyse, sigorta sözleşmesi yapmadan da kredi alınabilir. Ancak, sigorta sözleşmesi yapılmadan kredi alındığında, kredi faizi daha yüksek olabilir ve sağlık kaybı veya ölüm durumunda tüm kredi yükümlülüğü ve faizler, kişinin veya aile üyelerinin üzerinde ek bir yük olarak kalabilir.

"Kredi sözleşmeleri kapsamında borçlunun hayatının ölüm hali ve çalışma yeteneğinin kaybedilmesi durumlarına karşı sigorta yapılmasına dair Yönetmelik" uyarınca, vatandaşlar kredi almak istediklerinde, bu kredi sözleşmesinin borçlanma süresi boyunca sağlıklarında meydana gelebilecek olumsuz durumlar nedeniyle sakatlık veya ölüm halinde kredi borcunun, sağlığı kaybolduğunda kendisine, vefat ettiğinde ise mirasçılarına ek yük oluşturmasını engellemek için hayat sigortası yaparak bu risklere karşı güvence altına alma imkanına sahiplerdir. Ancak, kredi alan kişinin sigortaya ilgisinin olmaması, acil kredi gerektiğinde bu ürünün akla gelmemesi ve diğer sebepler nedeniyle bu sigorta türü hakkında farkındalık seviyesi düşük kalmaktadır. Konuyu Şəhriyar Həbilov yorumluyor.
Bununla birlikte, kredi alan kişiler, ülkede faaliyet gösteren ve hayat sigortası alanında lisansa sahip herhangi bir sigorta şirketinden bu ürünü alabilirler. Seçim tamamen serbesttir ve kimse bir sigorta şirketini seçmeye zorlanamaz. Bankacılık ve sigorta mevzuatı çerçevesinde yapılan reformlar, bu sigorta türüyle ilgili teminat kapsamı, şartlar ve sözleşme ilişkilerinin başarılı uluslararası deneyime göre uyarlanmasına yönelik değişiklikler getirmiştir. Ayrıca, bu reformların, finansal hizmet tüketicilerinin kredi yükümlülükleriyle ilgili ek zorluklarla karşılaşmalarının önüne geçmede etkili olduğunu vurgulamak gerekmektedir.
Kredi alan kişilerin hayat sigortasıyla ilgili teminatlarında ne gibi değişiklikler yapılmıştır?
Öncelikle belirtmek gerekir ki, bir fiziksel kişi kredi sözleşmesi yapmadan önce banka ona sigorta başvuru formunu sunar. Formda, kişi krediyi alırsa, hangi sigorta şirketinde sigortalayacağı, sigorta sözleşmesi yapıldığında ve sözleşme yapılmadan kredi sözleşmesi onaylandığında ödeyeceği kredi faizi ile sigorta sözleşmesine göre ödeyeceği sigorta priminin tutarı açıkça belirtilmelidir.
- Kredi sözleşmesi 10 yıl olsa da, sigorta sözleşmesi daha kısa süreli yapılabiliyordu. Bu da kişinin kredi sözleşmesinin süresi bitmeden karşılaşacağı riskleri güvence altına alamıyordu. Yapılan değişikliklere göre, her durumda sigorta sözleşmesi, kredi sözleşmesinin borçlunun yükümlülük süresine eşit olacaktır.
- Daha önce bir kişi 10.000 manatlık kredi aldığında 1.000 manatlık sigorta teminatı teklif edilebiliyordu. Değişikliklere göre, kişinin kredi sözleşmesi kapsamındaki yükümlülüğü kadar, yani 10.000 manat değerinde sigorta teminatı teklif edilmelidir.
- Reformlar, kişinin önceden mirasçıları için ek masrafları tazmin etmesine olanak sağlayacak yenilikler getirdi. Yani kişi kredi alırken, kredi sözleşmesi kapsamında borçlanma miktarından fazla sigorta teminatı alarak, olay durumunda ek masrafları tazmin edebilecektir.
- Sigorta sözleşmesi yapılırken, sigorta şirketi, sözleşmenin şartları, olay durumunda ne yapılması gerektiği ve diğer ilişkileri düzenleyen daha ayrıntılı bir hatırlatma kağıdı alabilecektir.
- Önceki ilişkilerde, olay durumunda birçok belgenin sunulması mağdurun veya mirasçılarının sorumluluğunda kalıyordu ki bu da ek zaman kaybı ve dolaşıma neden olabiliyordu. Bu tür durumların ortaya çıkmaması için sigorta şirketi tarafından soruşturma yapılarak devlet dairelerinden belgelerin toplanmasıyla ilgili düzenlemeler getirilmiştir.
- Borçlunun vefatı durumunda mirasçıların belirlenmesi, bankaya bilgi verilmesi, bankanın sigorta şirketini bilgilendirmesi gibi durumlar, sonunda mirasçıların kredi ve özellikle ek faiz yükümlülükleriyle karşı karşıya kalmalarına yol açıyordu. Yapılan değişikliklerle, artık olay hakkında banka, sigorta şirketi ve hatta sigorta sözleşmesini düzenleyen kişi bile erken bilgilendirilecektir.
Sigorta sözleşmesi yapmadan kredi almak mümkün mü?
Sigorta sözleşmesinin yapılması, banka kredi koşullarında (politikasında) açıkça belirtilmediyse, sigorta sözleşmesi yapmadan da kredi alınabilir. Ancak, sigorta sözleşmesi yapılmadan kredi alındığında, kredi faizi daha yüksek olabilir ve sağlık kaybı veya ölüm durumunda tüm kredi yükümlülüğü ve faizler, kişinin veya aile üyelerinin üzerinde ek bir yük olarak kalabilir.