İade edilecek KDV, hesaplanan KDV'den fazla olduğunda bütçeyle ilişkilerin düzenlenmesi
İade edilecek KDV, hesaplanan KDV'den fazla olduğunda bütçeyle ilişkilerin düzenlenmesi

Konuyu uzman Jalə Abbasova yorumluyor. Öncelikle mahsup edilebilir Katma Deyar Vergisi (KDV) ve hesaplanan KDV kavramlarını açıklayalım. Mahsup edilebilir KDV, vergi mükellefinin satın aldığı mallar, sunulan hizmetler ve yapılan işler için ödediği KDV tutarıdır. Bu KDV’nin mahsubuna izin verilmesi için 3 şart gereklidir:
1. Elektron fatura (e-fatura);
2. Ödemenin nakitsiz şekilde banka hesabı üzerinden yapılması;
3. KDV tutarının KDV depozit hesabına ödenmiş olması.
Hesaplanan KDV, vergi mükellefinin sattığı mallar ve sunduğu hizmetler üzerinden hesaplayarak devlete ödemesi gereken KDV tutarıdır.
Mahsup ise, ödenmiş KDV’nin (gelen KDV), satıştan dolayı hesaplanan KDV’den (giden KDV) çıkarılmasıyla elde edilen sonuçtur.
Peki mahsup edilebilir KDV, hesaplanan KDV’den fazla olursa, devlet bütçesi ile ilişkiler nasıl düzenlenir?
Vergi Kanununun 179. maddesine göre, eğer mahsup edilebilir KDV tutarı, vergi mükellefinin borcunda olan hesaplanan KDV’den fazlaysa, bu durumda aradaki fark (artan tutar):
Vergi mükellefinin gelecek dönemlerde ödemesi gereken KDV’ye mahsup edilir, yani fazla tutar sonraki aylarda ödenecek KDV’den düşülür.
Bazı durumlarda ise (örneğin, ihracat işlemlerinde veya kanunda öngörülen hallerde) bu fazla tutar vergi daireleri tarafından mükellefe iade edilebilir.
Örnek 1: Mahsup yoluyla bir sonraki döneme geçiş
Eğer fazla KDV oluşmuşsa, bu tutar sonraki dönemlerde satıştan doğan KDV yükümlülüklerini karşılamak için kullanılır.
Diyelim ki “AA” şirketi, Nisan ayında aldığı mallar için 10.000 manat KDV ödemiştir (mahsup edilebilir KDV) ve sattığı mallar için 8.000 manat KDV hesaplamıştır (hesaplanan KDV). Mayıs ayında ise aldığı mallara 6.000 manat KDV ödemiş ve sattığı mallardan 9.000 manat KDV hesaplamıştır.
Bu durumda Nisan ayında mahsup edilebilir KDV hesaplanandan fazladır:
10.000 > 8.000 → fark: 2.000 manat
Sonuç olarak, Nisan ayındaki 2.000 manat fazla KDV Mayıs ayına devredilir ve orada mahsup edilir. Böylece Mayıs ayında yalnızca 1.000 manat ödenmesi gerekir:
9.000 – (6.000 + 2.000) = 1.000 manat.
Örnek 2: KDV’nin iadesi
“BB” şirketi 100.000 manatlık ürünü ihraç etmiştir (ihracat işlemlerinde KDV %0 uygulanır) ve bu ürünlerin üretiminde kullanılan hammaddelere 12.000 manat KDV ödemiştir. Bu durumda:
Satışa ait KDV = 0 manat (ihracat olduğu için)
Mahsup edilebilir KDV = 12.000 manat
Bu durumda şirketin 12.000 manatlık fazla KDV’si oluşur. Vergi Kanununun 179. maddesine ve ihracatla ilgili düzenlemelere uygun olarak, şirket bu fazla tutarın vergi dairesinden iadesini talep edebilir.

Konuyu uzman Jalə Abbasova yorumluyor. Öncelikle mahsup edilebilir Katma Deyar Vergisi (KDV) ve hesaplanan KDV kavramlarını açıklayalım. Mahsup edilebilir KDV, vergi mükellefinin satın aldığı mallar, sunulan hizmetler ve yapılan işler için ödediği KDV tutarıdır. Bu KDV’nin mahsubuna izin verilmesi için 3 şart gereklidir:
1. Elektron fatura (e-fatura);
2. Ödemenin nakitsiz şekilde banka hesabı üzerinden yapılması;
3. KDV tutarının KDV depozit hesabına ödenmiş olması.
Hesaplanan KDV, vergi mükellefinin sattığı mallar ve sunduğu hizmetler üzerinden hesaplayarak devlete ödemesi gereken KDV tutarıdır.
Mahsup ise, ödenmiş KDV’nin (gelen KDV), satıştan dolayı hesaplanan KDV’den (giden KDV) çıkarılmasıyla elde edilen sonuçtur.
Peki mahsup edilebilir KDV, hesaplanan KDV’den fazla olursa, devlet bütçesi ile ilişkiler nasıl düzenlenir?
Vergi Kanununun 179. maddesine göre, eğer mahsup edilebilir KDV tutarı, vergi mükellefinin borcunda olan hesaplanan KDV’den fazlaysa, bu durumda aradaki fark (artan tutar):
Vergi mükellefinin gelecek dönemlerde ödemesi gereken KDV’ye mahsup edilir, yani fazla tutar sonraki aylarda ödenecek KDV’den düşülür.
Bazı durumlarda ise (örneğin, ihracat işlemlerinde veya kanunda öngörülen hallerde) bu fazla tutar vergi daireleri tarafından mükellefe iade edilebilir.
Örnek 1: Mahsup yoluyla bir sonraki döneme geçiş
Eğer fazla KDV oluşmuşsa, bu tutar sonraki dönemlerde satıştan doğan KDV yükümlülüklerini karşılamak için kullanılır.
Diyelim ki “AA” şirketi, Nisan ayında aldığı mallar için 10.000 manat KDV ödemiştir (mahsup edilebilir KDV) ve sattığı mallar için 8.000 manat KDV hesaplamıştır (hesaplanan KDV). Mayıs ayında ise aldığı mallara 6.000 manat KDV ödemiş ve sattığı mallardan 9.000 manat KDV hesaplamıştır.
Bu durumda Nisan ayında mahsup edilebilir KDV hesaplanandan fazladır:
10.000 > 8.000 → fark: 2.000 manat
Sonuç olarak, Nisan ayındaki 2.000 manat fazla KDV Mayıs ayına devredilir ve orada mahsup edilir. Böylece Mayıs ayında yalnızca 1.000 manat ödenmesi gerekir:
9.000 – (6.000 + 2.000) = 1.000 manat.
Örnek 2: KDV’nin iadesi
“BB” şirketi 100.000 manatlık ürünü ihraç etmiştir (ihracat işlemlerinde KDV %0 uygulanır) ve bu ürünlerin üretiminde kullanılan hammaddelere 12.000 manat KDV ödemiştir. Bu durumda:
Satışa ait KDV = 0 manat (ihracat olduğu için)
Mahsup edilebilir KDV = 12.000 manat
Bu durumda şirketin 12.000 manatlık fazla KDV’si oluşur. Vergi Kanununun 179. maddesine ve ihracatla ilgili düzenlemelere uygun olarak, şirket bu fazla tutarın vergi dairesinden iadesini talep edebilir.